Dudaklarının arasından çıkan o büyülü sesler artık doğanın her tınısında.
Huzuru, mutluluğu, aşkı sende gördüm,
Elveda bile demeden gittiğin gün öldüm…
Yeniden kavuşurum diye ümitlerimle hayata döndüm.
Ve benim dünyama yeniden hoş geldin… Evet rüyalarıma. Toz pembe olanlarla birlikte, kimi zaman da kabuslarıma. Tek fark var bir öncekiyle yaşananlar arasında. Gözlerine derin derin bakabiliyorken öncesinde, karanlıklar içinde bir hayal var şu an karşımda. Dudaklarının arasından çıkan o büyülü sesler artık doğanın her tınısında. Bazen kuşların neşeli cıvıltıları, bulutlu bir havanın serin rüzgarı ya da çimenlerin arasında heyecanla gezen kirpilerin hırıltılarında.
Neden? sorusuna kendi kendime verdiğim milyonlarca cevabın hala geçersiz olduğunu düşündüğüm, vicdan denilen dürtünün kimilerinin hayatına merhaba bile demediğini yeni bir güne gözlerimi her açtığımda net bir şekilde gördüğüm, gerçek dünyanın aslında ne kadar basit ve boş olduğunu senin olmadığın geçen bunca zamandan sonra daha fazla kabullenmeye başladığımın kanıtıdır belki de umutlarım…
Her gecenin serüveni bir öncekinden farklı olsa da,
Kapanan gözlerin ardından yaşanan tek bir gerçek var…
Binlerce sima geçen bunca zamanın acısını silmek için çabalasa da,
Her nefes alıp verişte kalbin çarpmasına gebe tek bir yüz var aklımda…
Sevgilerle…
“Onur SUSAN”