Haykırsam Dünyaya

Aşkımı bir solukta…

Üç dört dakikada hazırladığım akşam yemeğime, en sevdiğim 90’lar listemin eşlik etmesiyle beraber, listemdeki en favori şarkılarımdan biri olan Levent Yüksel’in “KADINIM” şarkısı çalmaya başladı. Zaten Med Cezir albümü baştan sona hiç bıkmadan dinlediğim ender albümlerden biridir benim için. Tabi ki “KADINIM” şarkısını hemen Instagram Story’me atıp “Dönsek mi 90’lara…” yazısıyla paylaşınca, benim gibi yaşlı arkadaş tayfamdan mesajlar yağmaya başladı mesaj kutuma… Doğrusu bu şarkıdan önce, yemeğim bitince bir iki satır karalamaya karar vermiştim bile. Bu yüzden de yazımın başlığı Kerim Tekin’in muhteşem şarkılarından biri olan Haykırsam Dünyaya oldu…

Tarihi dürüst olmam gerekirse net olarak hatırlamıyorum. Sanırım 96 yılı. İlkokul mezuniyeti hazırlıkları yapıyorduk. Ee artık ilkokul bitiyor ergenlik dönemine hızla geçiş yapıyorduk. Mezuniyet töreninde bir çok gösteri sergilenecekti. O zamanın meşhur TV şovlarından gösteriler, öğretmenimizle hazırladığımız tiyatro oyunları ve ünlü şarkıcıların o dönemki hit parçaları…

Daha önce yine bu sayfalarda kısaca bahsettiğimi hatırlıyorum. Ben mezuniyet törenimizde yüzlerce velinin karşısına (11’li yaşlarımda… Şaka gibi.) Kerim Tekin olarak çıkacaktım. Şu an yüzlerce kişinin önüne çık ve playback yap deseler sanırım sahnede dizlerim titrer ve sahne arkasına koşar bayılırdım. Belki de hareket dahi edemezdim. Neyse, evet Kerim Tekin olarak sahnede tek başıma playback yapacak ve albümünün de ismi olan “Kara Gözlüm” şarkısını seslendirecektim.

Hafızamı biraz zorlamaya çalıştım ancak neden Kerim Tekin’i seçtiğimi veya benim için neden onun uygun görüldüğünü hatırlayamıyorum. Ama vardır bir sebebi. Hatta ara ara çocukluk fotoğraflarımı açar bakarım, ufacık bir benzerliğim bile yoktur Kerim Tekin’le. Provalar yapılırken ve o dönemlerde kendi kendime çocuk halimle çok söylenmişliğim de vardır içten içe… “Ya ben sarışın seviyorum, sarışın ve renkli gözlü… Kara gözlümü söylemek de neyin nesi…” Evet aynen böyle içten içe gecelerce düşünüp taşınmışımdır. Çocuk aklı işte.

Okulun son zamanlarında provalar devam ederken Walkman’imde çoğunlukla Kara Gözlüm albümü çalar dururdu. Cici Baba şarkısı zaten çok tutmuştu. Albümün diğer parçaları çok hit olamamıştı ama iki parça Kerim Tekin’in tanınmasına ve ünlenmesine yetmişti. Tabi ki her çocuğun olduğu gibi benim de hayran olduğum sanatçı o dönemlerde Tarkan’dı. Ama kaçarı yok; sahneye çıkacağız… Dergilerden, TV’den Kerim Tekin’i iyi bir şekilde takip etmemiz gerekiyordu. Sonuçta üç beş dakika boyunca on bir yaşındaki Onur Susan yirmi bir yaşlarındaki ünlü şarkıcı Kerim Tekin olacaktı.

O büyük heyecanlı günü zar zor bir şekilde atlatmıştım. Sahneye çıkmış, Kara Gözlüm şarkısını; sarışın renkli gözlü kızlara hayran olmama rağmen (ki dönemin Yalan Rüzgarı’ndaki Christine’ine aşıktım… Lauralee Bell olur kendisi. Şimdiki fotoğraflarına aldanmayın, 24 sene önceki haline bakın.) iyi bir performansla söylemiştim. Törenden sonra Kerim Tekin’in Kara Gözlüm albümü de evde, diğer kasetlerin yanındaki yerini almıştı.

Kerim Tekin, ikinci albümü olan; Haykırsam Dünyaya albümünde de iki hit parça çıkardı diyebiliriz aslında. Bir tanesi albümle aynı isimdeki parça, bir diğeri ise Kar Beyaz. Tabi ki bu albümü de TV’lerde olsun, radyolarda ya da diğer mecralarda bol bol tüketmiştim. Ama benim; Tarkan, Levent Yüksel, Mustafa Sandal gibi diğer “bazı” sanatçılara olan hayranlığım daha fazlaydı. Nereye bağlayacağımı, buralara kadar okuduysanız merak ettiğinizi biliyorum. O zaman daha fazla uzatmadan ilginç bir anı ile konuyu netliğe kavuşturayım.

Günü saati yine çok iyi hatırlamamakla beraber, ailece bir akrabamıza ev ziyaretine gittiğimizi hatırlıyorum. Artık geç saatler olduğu için ben koltukta yarı uyuklarken televizyonda Kerim Tekin’in bir trafik kazası sonucu yaşamını yitirdiği haberi yayınlanıyordu. O geceyi çok net hatırlıyorum ki, bizimkilerin diyalogları kulaklarımda çınlanır… “Çok üzücü bir haber, yazık gencecik yaşta öldü, aaa Onur bu çocuğun şarkısını söylememiş miydi” gibi konular gecenin son saatlerine damgasını vurmuştu… Geceye bir nevi yeni bir malzeme çıkmıştı. (Ölüm olayı benim mezuniyet törenimden sanırım bir kaç yıl sonra olmuştu… 98 diye hatırlıyorum.)

İşte ben çocukluk dönemimdeyken, o gece sıcağı sıcağına ve bir dönem ara ara aklıma; “acaba Kerim Tekin’in öldüğü yaşta ben de ölür müyüm” diye garip ve komik düşünceler getirir dururdum. Ve o yaşımdan bu yaşıma Kerim Tekin’in bu hit parçalarını her dinlediğimde o geceki düşüncelerim ve tedirginliğim aklıma gelirdi. Şimdi 34 yaşımdayım ve sanırım o geceki Onur’u aklıma getirmek yüzümde bir tebessüm oluşmasına sebebiyet veriyor. Meğer çocukken ne kadar da saf ve temiz duygulara sahipmişiz…

Evet sahnede Kara Gözlüm şarkısına playback yapmıştım; evet o zamanlar Kerim Tekin’in bu güzel parçalarının bana neler hissettireceğinden en ufak bir fikrim bile olmamıştı… Bu hit şarkılar bana o geceyi hatırlatsa da; Haykırsam Dünyaya parçasının da farklı bir yolculuk hikayesi vardır benim için. Alır götürür bir yerlere beni. Belki bir gün bu şarkının da beni hangi yolculuğa çıkardığını sizlerle paylaşırım…

Bu haince veda niye?
Çok sevmiştim ölesiye…

Bu gidişi aklım almadı,
Yüreğim yine yarım kaldı…

Haykırsam dünyaya
Aşkımı bir solukta!


Sevgilerle…
“Onur SUSAN”

Lütfen bir cevap yazın.

Aşağıya bilgilerinizi girin veya oturum açmak için bir simgeye tıklayın:

WordPress.com Logosu

WordPress.com hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Facebook fotoğrafı

Facebook hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Connecting to %s

%d blogcu bunu beğendi:
search previous next tag category expand menu location phone mail time cart zoom edit close