Fotoğraf Günlüğüm

Fotoğraflarım ve ben… Bakalım bu fotoğrafın kısa hikayesi neymiş?

Fitness eğitmenlerini nasıl özetleyebiliriz? Şöyle bir düşünüp aklımıza neler geliyor bakalım… Spor konusunda bilgili, yakışıklı, kaslı, ekip çalışmasına yatkın, eğlenceli, çapkın, yer yer haylaz. Neyse aslında düşünsek daha bir çok şey bulabiliriz…

Bu aralar en sık yaptığım şey fotoğraf arşivimi açıp sevdiğim fotoğraflara uzun uzun bakmak. Evet evet; onun fotoğraflarına uzun uzun bakmak, onu seyretmek… Gün içinde ciddi anlamda bu etkinliğe vakit ayırıyorum ama şu an konumuzun dışına çıkmayalım.

Hazır yine fotoğraf arşivimi açmışken gözüme bu eski kare çarptı. Sonra hafızamı zorlamaya başladım ve o günü gözümün önüne getirmeye çalıştım… O zamanlar yönetici değilim. Eski kulübümde satış personeli olarak görev yapıyorum. Pardon; Üyelik Hizmetleri Temsilcisi… Neyse, fitness eğitmenleri ile aram her zaman çok iyidir. Ve benim takıntılı, cins biri olduğumu çok iyi bilirlerdi. Ki hala da öyleyimdir. Bir gün artık mesaim bitti ve giyinmeye STAFF odasına gidiyorum. Kapıyı kilitledim, üstümü başımı değiştirdim ve sıra ayakkabılarımı değiştirmeye geldi. Ayakkabılarımın olduğu dolabı açtığımda tabi ki yine bir sürprizle karşılaştım. Ayakkabımın teki olması gereken yerde yoktu. Ve benim delirmem için yeterli bir sebep ortaya çıkmıştı. Başladım kulübün içinde volta atmaya ve tek tek eğitmenlere ayakkabımın yerini sormaya. Ne ilginçtir ki hiçbiri ayakkabımın tekinin nerede olduğunu bilmiyordu… Neyse ki sonunda STAFF odasını biraz detaylı araştırmaya başladım ve aklımın ucuna dahi gelmeyecek bir yerde ayakkabımın tekini buldum… Sonra da yüzümde küçük bir tebessüm oluştu. Ardından araştırmalarım sonucunda bunu haylaz eğitmenlerden Doğucan’ın yaptığını öğrendim… 

Kesinlikle gerçek olan bir şey var ki; çalıştığınız ortamdaki arkadaşlık ve birliktelik ne kadar iyiyse, günleriniz de o kadar güzel ve keyifli geçiyordu…

Evet, vakit yeniden fotoğraf arşivime dönme vakti.

Sevgilerle.

“Onur SUSAN”