Fotoğraflarım ve ben… Bakalım bu fotoğrafın kısa hikayesi neymiş?
Yaramaz Çığ bey bitmek tükenmek bilmeyen enerjisi neye borçlu? Yediği mamalara? Beyaz yumuşak tüylerine? Renkli gözlerine? Tabi ki de bunların hiç biri değil… O bitmek tükenmek bilmeyen enerjisini uykusuna borçlu. Çünkü pili bittiği zaman uyuyarak enerjisini toplar ve kaldığı yerden yaramazlıklarına tam gaz devam eder… Evet artık Çığ bey benimle beraber değil. Ailem ile beraber Çanakkale’de yaşıyor. Ancak bizimkilerden sürekli aldığım raporlara göre yine yerinde durmuyor ve yaramazlıklarına ara vermeden devam ediyormuş… Hatta Kardinal’den fazla yüz bulup daha da şımarık bir karaktere sahip olmaya başlamış 🙂 Ancak her şeye rağmen Çığ bey bizim minnoş, sevimli, beyaz ve yaramaz pisi kedimiz…
Sevgilerle.
Onur şu arkadaşa bi söylesen; olan var olmayan var. Uyuyan var uyuyamayan var.
Biz şımarsak terlik atarlar. Bunlar şımarınca terlik çalıyorlar. İki gün bulamadım ben terliğimi. Sylvester çalmış çatıya çıkarmış. Yolmuş yırtmış. O pufidik halinden eser kalmamış. Diğer teki cillop gibi. Bilgisayarda yaşlandırma programındaki gibi olmuş terlikler yan yana gelince. Konuştum ne demeye çaldın diye. Hiç oralı olmadı. Elini yüzünü yalamaya başladı. Herif beni takmıyor bile.
BeğenLiked by 1 kişi
😂
Ben de bizim bu fırlamayı ne özledim bir bilsen… Annemle telefonda konuşuyorum arkadan ciyak ciyak sesini duyuyorum. Kim bilir ne demeye çalışıyor anneme 😂
Kedilerin karakterlerine bayılıyorum…
BeğenBeğen