Bu aralar MAC karşısında yaptığım en eğlenceli şeylerden biri de Youtube videoları seyretmek oluyor… Çok sevdiğim ve abonesi olduğum video kanalları sayesinde elimde Nescafe, teknoloji haberleri sürekli karşımda.
Youtube ilk çıktığında Google ile bir bağlantısı yoktu. O zamanlar bile sürekli ürün incelemeleri olsun, oyun videoları olsun ya da merak ettiğim her hangi bir şey ile ilgili baktığım ilk yer hep Youtube’du… Ben Youtube’u asla zaman kaybı olarak görmedim. Aksine ondan çok şey öğrendim. Örnek vermek gerekirse MacBook kullanırken kasanın nasıl açılacağını, hangi vidaların sökülmesi gerektiğini veya klavye tuşlarının nasıl sökülüp takılacağını hep ondan izledim.
Sadece bu mu? Hayır. Yıllar önce oynadığım ve özlemini çektiğim oyunların videolarını aklıma geldikçe izliyorum. Yıllar önce annemin izlediği pembe dizilerin fragmanlarını buradan izliyorum. Mükemmel ressam Bob Ross’un eğitici programlarını yine Youtube’dan izliyorum. Aslına bakarsak ben TV izlemiyorum. İzlemek istediğim her şey zaten Youtube’da mevcut.
İzlemek dışında başka ne işe yarıyor bu Youtube hayatında diye sorarsanız; videolarımı depoluyorum. Sevdiğim sanatçıların video kliplerini Favori olarak etiketliyorum… Belki de daha fazla şeyler de yapıyorum ama şu an aklıma gelmiyor. Bildiğim tek bir şey var o da Youtube’u çok seviyorum.
Düşüncelerim ve Ben 